İnsanlar bir avuç ömürlerinde ahlaksızlıkla, illegal işlerle yaşar iken, şairimizin yüreklere su serpen şiirini inceleyelim:
Ben en hakir bir insanı kardeş sayan bir ruhum;
Bende esîr yaratmayan bir Tanrı’ya iman var;
Paçavralar altındaki yoksul beni yaralar;
Mazlumların intikamı olmak için doğmuşum.
Volkan söner, lâkin benim alevlerim eksilmez;
Bora geçer, lâkin benim köpüklerim kesilmez.
Bırak beni haykırayım, susarsam sen matem et;
Unutma ki şairleri haykırmayan bir millet,
Sevenleri toprak olmuş öksüz çocuk gibidir;
Zaman ona kan damlayan dişlerini gösterir,
Bu zavallı sürü için ne merhamet, ne hukuk;
Yalnız bir sert bakışlı göz, yalnız ağır bir yumruk! ..
Her türlü haksızlıklar karşısında direnmek için doğduğunu belirten şair, bu tür durumlarda susmanın değil susmamanın bir erdemlik olduğunu subliminal dizeleri sayesinde bizlere aktarır. Susmak kimi zaman korkutur insanları, her ne olursa olsun susarsak millet damarlarımız kopar ve sadece ağır bir yumruğun bu kara düzeni devirebileceğini gösterir.