Affettim, onunla birlikte herkesi. Bütün cam kırıklarımı kolye yapıp boynuma taktım. Affettim; gelmeyen baharı, yağmayan yağmuru, çiçek açmayan dalı, yeşermeyen çimeni, uçmayan kuşu, kanat çırpmayan martıyı… Peşimden gelen tüm acılara kucak açtım. Acılarımın alnından öptüm. Yaralarımı tek tek ilikledim, her sabah bin umutla uyandım. Yaralarım gülsün diye türküler mırıldandım. Bana yaşattıklarını ona yaşatma düşüncemden vazgeçtim. Benden aldıklarını ona hediye ettim. Gözyaşlarımdan çiçek yetiştirdim. Bahçem, rengarenk çiçek oldu. Karanlıklardan çıkıp aydınlıklara vardım. Ben; herkesi affettim, ödetmek isteğimden, yaşattıklarını yaşatmak düşüncemden, ben yaşamayı seçtim. Doğa çok yaratıcı, ona verdim ne isterse nasıl isterse iyi olmayı, özgür olmayı seçtim. Kanatlarım çıkmadı, bacaklarımı kanat ettim de eğilmeden, bükülmeden onurumla içimdeki iyi insanı besleyerek istedikleri gibi nefret, kin dolu olmamak için başarmalarına izin vermeyerek hayatlarından, hayatıma giderek başardım. Ne bedel ne diyet her günümü son günümmüş gibi yaşıyorum. Kötülüklerden, kötülerden böyle intikam alıyorum.