Acısını yaşıyor insan bazı hayallerinin. Gerçekleşmesini diliyor, öyle hayal ediyor belki plan ve projesini öyle çiziyor. Öyle yaşıyor gerçeğinde de bu hayallerin, belki de..

Bazen hiç ummadığı yerden vuruluyor insanoğlu. Vurulduğu yerden başlıyor acıları. Doğrulmaya çalışıyor, bazen de pes ediyor veyahut en başından böyle yapıyor. Belki bir kısmını felç ediyor, ayağa kalkmasını engelliyor. Vurulduğu yerde kalakalıyor, acıları ile bir başına. Ne kadar sürer bilinmez, kendini bilmekten geçiyor bunun çaresi de. Bazı bazı destek güçleri, inanç mekanizması devreye giriyor. ‘Ha gayret. Ha gayret insanoğlu, başarabilirsin neler yaşamadın ki? Ne gördün ki ya da daha neler göreceksin kim bilir ki şimdi tüketiyorsun kendini’ diyor. Bu belki bir iç sesleniş, belki dıştan bir destek; sarsma.. Bir irkilme belki de kendine getiriyor. Ne oldu bana diyor insanoğlu sonrasında, çoğu kez.. Ne oldu bana?.. Tekrar toparlanma gayreti içerisinde, alternatif yöntemler geliştirerek belki o hayallerin peşinden koşmaya niyetleniyor.. Ya da kendisini avutacak, ben merkezinin yaralarını saracak yeni hayallere yelken açıyor. Nihayetinde direniyor, mücadelesini verdiği iyi ya da kötü bir hayali oluyor. Hayata tutunmasına yardım eden yeni bir doğrulması oluyor. Belki geçmiş hayal kırıklıklarının acısını çokça duyumsuyor, belki geri planda saklıyor ya da haykırmasını yaşıyor. Evet yeni başlangıcı, bu yeni hayali belki öncesinden de çok güzel ya da kendisi için çok daha faydalı -ki buna hiçbir zaman emin olamaz insanoğlu- ama yine de o acı kalacaktır. Belki sızı şeklinde, belki kanayan yara halinde.. Yaşamayı öğrenme biçimidir bu: Hayalini kurar, peşinden koşar, bir kısmı bu hayalini gerçekleştirir; bir kısmı vazgeçmek zorunda kalır/bıraktırılır. Nihayetinde bozgununu yaşar, doğrulur ve yine yoluna devam eder.. Bazen de yenik düşer, pes eder, doğrulmasına destek olan gücü pek azdır, ulaşılamamıştır ya da görmezden gelinmiştir, çoğaltılabilir bir sürü ihmal dahilinde. O hayalde sonlanmıştır, devamı gelememiştir.

READ  Hemen Editleyelim Efendim: Editörler

     Biçilen bir ömür vardır ve yollarda geçecektir bu ömür.. Kimine yollar dümdüz, engebesiz; kimine yollar kaygan zemin; kimine dikenli, engelini çokça yaşayacaktır; kimine de balçık gibi, mücadelesini verse de pes edecek, çıkışı yokmuşçasına.. Herkesin yolu kendine, ‘imtihanına göre.. Bazen seçimini yapmak irade doğrultusunda insanoğluna bahşedilecek, bazen de ‘kaderin bu’ denilerek tek bir sunum yapılacak. Burada önemli olan yolun çeşidi değil, mücadelesini verme ve iradesini kullanmadır. Bunu da ancak bu şekilde öğrenecek insanoğlu, yaşayarak.. Bakara suresi 2/216 ayetinin de ifade ettiği üzere, ‘Çirkin(olumsuz) gördüğünüz bir şey, belki sizin için hayırlıdır. Sevdiğiniz bir şeyde de belki sizin için şer vardır. (Hakikat) Allah bilir, siz bilemezsiniz.’ Hep bir mücadele olacak sevgili okur, yıkım da belki çok olacak, başarı da.. Yol hep bir şekilde devam edecek, önemli olan insanoğlunun nasıl vardığı, ya da varabildiği..

Önceki İçerikHavaya Çizilen Dünya
Sonraki İçerikCem Karaca’yı Sözleriyle Anıyoruz!

CEVAP VER

Bir yorum girin
Adınız