Tomris Uyar, Türk edebiyatının en karizmatik kadını, güçlü hikâye yazarı ve çevirmenidir. 15 Mart 1941 yılında dünyaya gelmiş ve 4 Temmuz 2003’te hayata gözlerini yummuştur.
Yazdığı eserlerin yanında aşkıyla da tanınmaktadır. Dört büyük şairin aşkı olmuştur: Ülkü Tamer, Cemal Süreya, Turgut Uyar ve Edip Cansever. Bu dört büyük şair Tomris Uyar’ ın uğruna nice güzel şiirler yazmışlardır.
O Bir Uyumsuzdu Ama Yaşamayı Çok Severdi
Tomris, rakıyı çok severmiş. Edip Cansever ile beraber sık sık karşılıklı rakı içtikleri de bilinir. Sağlıklı yaşamayı ise hiç önemsememiştir.
Tomris rakıyı severdi, bense onu.
Edip Cansever
Kolej Aşkı Ülkü Tamer
Okuduğu koleji bitirir bitirmez kolejdeki aşkı olan Ülkü Tamer ile evlenmiştir. Onların aşkı çok büyüktü. Hani derler ya ancak bunları ölüm ayırır. Öyle de olmuş zaten. “Ekin” adını verdikleri bir çocukları dünyaya gelmiş. Ne yazık ki daha birkaç aylıkken “Ekin” boğularak ölmüştür. Bu acı verici evlat kayıpları onları da birbirinden ayırmıştır. Aşkları yara almış ve çok geçmeden de boşanmışlardır.
Büyüleyici Dizelerini Tomris İçin Yazdı Cemal Süreya
Cemal Süreya ile tanıştıkları zaman ikisi de evliydiler. Tomris ve Ülkü Tamer evlatlarını kaybetmenin sonucunda çalkantılı bir döneme girdikleri zamanda tanışmışlar. İkisi de birbirlerine olan aşkları yüzünden sonunda eşlerinden boşanmışlar ve artık o büyülü dizeler Tomris için yazılmaya başlanmıştır. Cemal Süreya Tomris’i o kadar çok seviyormuş ki onu işten sonra vakit kaybetmeden hemen eve dönüyormuş. Tomris ise ona biraz arkadaşlarıyla gezip dolaşmasını söylüyormuş. Bir sonraki akşam eve geç gelmiş Cemal Süreya, bir sonraki akşamda… Tomris bir gün pencereden bakarken Cemal Süreya’ yı görmüş. Cemal Süreya dışarıda vaktin dolmasını bekliyormuş. Böyle de aşk doluymuş ilişkileri. Ne yazık ki bitmesi çok da uzun sürmemiş. 3 yıl sonra ayrılmışlar.
“Ay ışığında oturduk
Bileğinden öptüm seni
Sonra ayakta öptüm
Dudağından öptüm seni
Kapı aralığında öptüm
Soluğundan öptüm seni
Bahçede çocuklar vardı
Çocuğundan öptüm seni
Evime götürdüm yatağımda
Kasığından öptüm seni
Başka evlerde karşılaştık
İliğinden öptüm seni
En sonunda caddelere çıkardım
Kaynağından öptüm seni”
Cemal Süreya
Turgut Uyar’ın Esin Perisi
Tomris Uyar, Turgut Uyar ile tanışmalarını şöyle anlatıyor:
“1966 yılında ben zaten Cemal Süreya’ dan ayrılmak üzereydim. O da eşinden ayrılmıştı. İstanbul’ a gelmişti çocuklarıyla. Burada tanıştık. Asıl tanışmamız herhalde o, çünkü o zaman daha bir yakın oturup konuşma fırsatını bulduk ve mektuplaşmaya başladık. Bu mektuplar önce sadece şiir üzerine mektuplardı. Hâlâ duruyor bende. Genellikle onun şiir üzerine düşünceleri, benim onun şiirleri üzerine düşüncelerim… Ve anladığım kadarıyla çok sıkışık bir dönem geçiriyordu. Yani evlilik hayatında bir süredir yaşadığı tedirginlik ve uyumsuzluk şiirini de etkilemişti, yedi yıldır şiir yazmıyordu. Esin periliği olarak ifade etmek istemiyorum ama herhalde çok konuştuğum, çok dürttüğüm, yazmasını çok rica ettiğim için diyeyim, yavaş yavaş şiir yazma isteği yeniden doğdu.”
En uzun birlikteliği Turgut Uyar ile olmuştur. Hayri Turgut adında da bir çocukları dünyaya gelmiştir. Evlilikleri Turgut Uyar bu dünyadan göçüp gidinceye kadar sürmüştür.
“Herkes seni sen zanneder.
Senin sen olmadığını bile bilmeden,
Sen bile
Seni ben geçerken
Derim ki,
Saati sorduklarında;
Onu ”O” geçiyordur
Kimse anlam veremez.
Tamir ettirmedin gitti derler şu saati.
Ettirmek istiyor musun demezler.
Bir bozuk saattir yüreğim, hep sende durur.
Zamanı durdururum yüreğimde,
Sensiz geçtiği için,
Akrep yelkovana küskündür.
Şu bozuk saat çalışsa benim için ölümdür.
Bil ki akrep yelkovanı geçerse,
Atan bu yüreğim durur.
Bırak bozuk kalsın, hiç değilse
Bir bozuk saattir yüreğim, hep sende durur.“
Turgut Uyar
Platonik Aşık Edip Cansever
Edip Cansever Tomris Uyar’a platonik olarak aşıktır. Aynı zamanda Edip Cansever Turgut Uyar’ın da en yakın dostudur. Tomris Uyar’da aynı şekilde Edip’i çok yakın dostu olarak görmüştür. Oysa ki Edip’in onu sevdiğinin herkes farkındadır. Edip Cansever hem fazla şiirden hem de bu platonik aştan ölmüştür.
“Ben seni uzun bir yolda yürürken görmedim ki hiç
Yağmurlar altında gördüm, kadeh tutarken gördüm de
Bir kıyıya bakarken, bakarkenki ağlayan yüzünle
Ve yarışırsa ancak Monet’nin
Kadınlarına yaraşan giysilerinle
Gördüm de
Ben seni uzun bir yolda yürürken görmedim ki hiç.
Öyle kısaydı ki adımların, diyelim bir yaz tatilinde
Bir otel kapısının önünde, tahta bir köprünün üstünde
Bir demet çiçekle paslanmış bir kedi arasında
Öyle kısaydı ki adımların
Şöyle bir bardak yıkayışının vaktiyle
Ölçülür ve denk düşerdi ancak
Ben seni uzun bir yolda yürürken görmedim ki hiç.
Yok bir yanıtın ”nereye” diyenlere
Bir buz titreşimi gibi sallantılı ve şaşkın
Ve çabuk bir merhaban vardır bir yerden gelenlere
O bir yerler ki, diyelim çok uzak olsun
Sen gelmiş gibisindir oralardan, otobüslerden
Yollardan, deniz üstlerinden topladığın gülüşlerle
Ben seni uzun bir yolda yürürken görmedim ki hiç.
Seni görünce dünyayı dolaşıyor insan sanki
Hani Etiler’den Hisar’a insek bile
Bir küçük yaşındasın, boyanmış taranmışsın
Çok yaşında her zamanki çocuksun gene
Ben seni uzun bir yolda yürürken görmedim ki hiç.
Mart ayında patlıcan, ağustosta karnabahar
Mutfağın mutfak olalı böyle
Bir adın vardı senin, Tomris Uyar’dı
Adını yenile bu yıl, ama bak Tomris Uyar olsun gene
Ben bu kış öyle üşüdüm ki sorma
Oysa güneş pek batmadı senin evinde
Söyle
Ben seni uzun bir yolda yürürken gördüm müydü hiç.“
Edip Cansever
Uğruna Şiirler Yazılan Kadın Öldü
Bu tutkulu kadın 4 Temmuz 2003′de hayata gözlerini yummuştur. Ölüm nedeni ise yakalandığı yemek borusu kanseridir. Ardında nice güzellikler bıraktı. Saygıyla ve minnetle…