“Gel beraber alalım nefesimizi sevdiğim, sensiz boğazımdan geçmiyor.” Ahmed Arif’in bu dizeleri, okuduğum en anlamlı aşk sözlerinin başında gelir. Artık günümüzde kimse kimseye tahammül edemezken, sahip olduğumuz maddi ve manevi şeyleri paylaşmaktan imtina ederken, gördüğümüz yüzlerden sıkılmaya meyilliyken, “Her gün aynı çorba içilir mi?” diye pekiştirecek sorularımız da varken üstelik, Ahmed Arif’in bu dizeleri ‘Aşk’ denildiğinde hemen aklıma geliverir.
‘Çünkü ne kadar mutlu ettiysek o kadar yalnız kaldık’ der tüm zamanların en iyi aşk şairlerinden Cemal Süreya. Ben bu dizeye de hak veririm çoğunlukla. Yaşanmışlıklar göz önüne alındığında, fedakarlık yapan tarafın hep kaybedeceği kanısına varılmıştır ki, çok yakın iki dost olan Ahmed Arif ve Cemal Süreya aşktan yana yaşadıklarından farklı çıkarımlar elde etmişlerdir. Tıpkı aynı şeyleri yaşayan bizlerin bile farklı sonuçlara vardığımız gibi…
Elif Şafak ise şöyle anlatacaktır hislerini; ‘Aşktan yana yaşadıklarımı bilseydin eğer, hala sevebiliyor olmama aşık olurdun.’ Sahi siz de hiçbir daha sevemeyecek duruma geldiğinizi hissettiniz mi? Peki sizce geçmiş de yaşadığımız acı tecrübeleri, yeni tanıdığımız insanlara mal etmek doğru mudur? Aşktan yana canı yanmış bir kadın, karşısındaki kişiden onu sevebildiği için bir tebrik bekliyor gibi. Bazen bizlerde bu bencilliğin ortasında buluveririz kendimizi.
“Ben birini sevmiyordum
O da beni sevmiyordu.
Bir gün bir yerde randevulaştık
Ben gitmedim, o da gelmedi.”
Özdemir Asaf’ın içinde mutlak bir ironi olduğuna inandığım bu dizeleri ise, gerçeklikten ziyade hayali bir sevgiyi anımsatır bana. Ve her okuduğumda, şairin yalnızlığını hissederim. Peki ya siz bu dizelerde ne hissediyorsunuz?
Ve duygusal karmaşaların içindeyken, benim neden bir ilişkim yok? Ben neden yalnızım? Beni kimse sevmeyecek mi? Gibi sorularla boğuşurken insanı anlamlı bir şekilde Sabahattin Ali’nin şu dizeleri kendine getiriyor. “İnsan dünyaya sadece yemek, içmek ve koynuna birini alıp yatmak için gelmiş olamazdı. Daha büyük ve insanca bir sebep lazımdı.”
Bin şair yanmış da farklı farklı anlatmış hislerini. Sizlerde kendi hikayenizi yazmanız dileğiyle…