Kolun bacağın kırılınca duramazsın da,
Uzm. Psk. Bilge KOL
Kalbin kırılınca nasıl duruyorsun?
Sahi bu soruyu, bu satırları okurken ya da yazarken mi kendime soruyorum bilmiyorum. Siz biliyor musunuz?
‘Kırık olsa duramazsın.’ Kolun bacağın kırık olunca duramazsın da için kırılınca, üzülünce, öfkelenince, utanınca nasıl durduruyorsun kendini?
Zor mu geliyor hissetmek, nasıl zorluyor, neler oluyor? Kolunu bir köşede bırakıp gidemiyorsun da duygularını nasıl kestirip atıyorsun? Bu soruları cevaplama fırsatı vermeyi öneriyorum cesurca ya da korkakça. Nasıl olursa olsun…
‘Duyguları yaşamaya izin vermeliyiz.’ değil o. ‘Duygular varlıklarıyla bizim yaşamamıza izin veriyor.’ sırayı karıştırmamak lazım.
Bazen kendimize vereceğimiz hesaplar ilk adımda acıtır ama acıtmadan iyileşmek ne mümkün…
Hayatında gerçekten senin yanında olan tüm insanların listesini yapsan, ismin o listede olur muydu?
Bugün kendime dürüst olacağım… Peki ya sen niçin duruyorsun?