5 C
İstanbul
Pazar, Kasım 24, 2024

Ruhumun Varisi Kuzey Yıldızı

Denizleri göğsüme sığdıramadım diye tüm bu olup bitenler. Hoş, semayı sadrımıza sığdırabildik mi? Toprağın saçlarını okşarken en çok mest oluyor insan. Çünkü insan, insan oluyor severken. Alem, öylesine okşarken ruhumu nasıl kör olmamı istersin benden?

Kuzey, daha da kuzey varlığını kucaklayan toprak parçası. Ah bu ruhumun memleket intizarı ile seheri kucaklayan derin sancısı. Kelam-ı rakiki kafi değil midir gözlerini memleket kılmaya? Meçhul satırlarında kurduğum gönül sofraları, deryaya nazır şehrin balkonunda bahar bahçe. Gözyaşı nimettir fani alemde. Benliği, sarmaşığın alametidir işte.

Derya sayfalarına yazdığım tek mısralık ömrümüzün eceli bir sonraki haşin dalgasına kadar. Ey ruhumun varisi! Hududu zerre kadrince aşmadığımız sürece bu aziz varisliğin vadesi beyaz elbiseme kadar. Zerre artmaz, eksilmez. Bu mekanına ecnebi gurbetçi lider, can ciğerden öte bağlı hayaline.

Eğik başakların nakıs sayıldığı bu alemde ne hoştur o başka şey. Su, ancak tahiri tahir kılar gayrısına boynu bükük. Sağ elin kirliyse soluna bulaştırmadan usulca yalvar suya çığlıklarını duymasın şehir. Bulaştırmasın biri diğerine. Hatta kalbini tahir kılan aciz insan bedeni cemalete mahkumdur.

Yaratan, bizleri ahsen-i takvimde yaratmışken bu emaneti esfel-i safilinde çürütme aman. Beyaz işlemeli dantel arasında sakla ruhunu çarçabuk. Alemin sarhoşluğu bulaşmasın. Lal eden lisanı bu ayaz gece, yarın baharı kuracak bahçeye. İnanmam vechindeki soğuğa… Her bir uzvunun alfabesine yabancıyken, destan yazan kalemimin bundan haberi var mıydı?

Bazı kelimelerin izahı;

Sadr: Göğüs, bundan kasıt insanın dar kapasiteli gönlü.

İntizar: Beklemek

Kelam-ı Rakik: İnce ince söylenmeden evvel kırk kere düşünülmüş hoş kelam.

Kafi: Yeterli

Nakıs: Eksik

Tahir: Temiz

Cemalet: Güzellik

Ahsen-i Takvim: İnsanın diğer yaratılmış varlıklara nazaran en özel ve güzel biçimde yaratılmış olması.

READ  Emrivaki

Esfel-i safilin: Cehennemin en alt katmanlarından biri.

Vech: Yüz

Uzv: Organ

Sümeyye Acar
Sümeyye Acar
Yazar olmasa da çabası bu babtadır. 5 Mayıs 1999’da İstanbul Pendik’te doğdu. İlk ve orta öğrenimini yaşadığı ilçede tamamladı. Lise eğitimini Uluslararası Pendik AİHL’de bitirdi. Fatih Sultan Mehmet Vakıf Üniversitesi İslami İlimler Fakültesinden mezun oldu. Hayallerinde bir dünya yazmayı ve onu gerçekleştirmeyi sever. Derdi olan öğretmen vasfına erişmeye, bunun yanı sıra değerli hocamız Ahmet Avcı’nın söylediği “Eğitim, gönlün gönle değmesidir.” cümlesindeki mertebeye ulaşmayı hedefliyor.

Related Articles

4 YORUMLAR

  1. Ruhumun varisi kuzey yıldızı, derim işte. Sevdiğim satırlarından hangisini yazsam bilemedim. Çünkü hepsi baştan sona çok güzel ve tarifsiz. Yüreğine, kalemine ışıltı. ❤

  2. Ah bu yorum beni öyle mutlu etti ki, karşılığını gönlünüzde bulabilseni öyle sevindim ki..
    Çok teşekkür ederim.. Satırlarım sizlere bizim gönlümüze şifa olması dileğiyle..

  3. Kaç defa yazıp sildim bilmiyorum…Kelimeler kifayetsiz ne yazsam…Her bir cümle için kitap yazılır..Her bir cümle için günlerce üzerinde düşünülür..Bu yazı, bu kelimeler.. Bilmiyorum nasıl ifade edilir…Ama bildiğim birşey var o da; bu yazı yaşanmışlıkların eseri, ancak yaşayanlar anlayabilir…

  4. Yazılarımı bu kadar beğenmenize şaşırdım:) açıkca ifade ettiğim tarzda yazmıyorum genelde. Yaşanan şeyleri anlatıyorum denmez pek çünkü yaşadığımız bir şey yok henüz. Ama tanıdığım tanımadığım her bir insandan aldığım hikayenin katkısı var elbette yazılarımda. Gözlerimi kapattığımda gördüğüm manzarayı satırlara resmetmeye çalışıyorum. İleride çok daha başka amaçları için kullanıcam inşallah. Yazıma verdiğiniz değer mutlu etti teşekkür ederim 🙂

CEVAP VER

Bir yorum girin
Adınız

- Advertisement -spot_img

Latest Articles