Elinde copla bir gardiyan
sindirdiği mahkûmun önünden geçiyor
bir nefret kibirle geçiyor
korku siniyor, inildiyor;
korku başını kaldırabildiği kadar öfkeli.
Mahkemeden gelen
-hangi yönden? neden?
silik bir kararnâme suçlamış beni
-ama neden? ben ne yaptım!
Suçluluk büyüyor gardiyanın sesiyle
her adımında bilinmeyen bir suç vurgulanıyor
-ben bir şey mi yaptım!
demirden demire suçluluk büyüyor
-ben bir şey mi yaptım?
Suçluluk büyüyor ve hücre küçülüyor,
çöküyor,
çürüyor…
Suçluluk büyüyor gardiyanın gözüyle
bakışları her geçişte daha da yüksekten iniyor
-ne için?
duvardan duvara voltalar ağırlaşıyor
-nasıl?
Suçluluk büyüyor ve -içim eziliyor,
-sesim kısılıyor,
-nefesim ke-
sil-
i-
yor.