İsmini en çok hak eden kitaplardan birisi gerçekten başka bir isim düşünemiyorum. Yaşamak…
Kitap,Çin’de köyleri gezip köylülerden dinlediği hikayelerle halk şarkıları derleyen bir gezginin Fugui ile karşılaşması ve Fugui’nin ona anlattıklarıyla gelişiyor.Olayların yaşandığı dönem,Mao’nun Çin’in lideri olduğu ve Büyük İleri Atılım projesini gerçekleştirmeye koyulduğu zamanlar.
Yazarımız Yu Hua kendi çocukluğunda Mao döneminde yaşanan Kültür Devrimine tanıklık ediyor.Bu dönemin onda yaşattığı travmanın izleri de yazdığı her kitabında yer bulmuş.
Fakat bu kitabı başka bir rafa koyabiliriz. Kitap 1993’te yayımlanır yayımlanmaz Çin’de yasaklanıyor.Sonra Çinli yönetmen Zhang Yimou tarafından sinemaya aktarılıyor beklendiği üzere filmi de yasaklanıyor.Her ne kadar romandaki duyguları aktarmakta yetersiz kaldığı ve kurguya sadık kalmadığı için eleştirilse de film,kitabın büyük bir şöhret kazanmasını sağlıyor.
Yaşananları sadece okumakla kalmayıp hissedeceğinize eminim.Hatta izin verirseniz gözyaşlarınız bile size eşlik edebilir.Büyük bir beklentiyle başladığım bu kitabı bitirdiğimde durup bir süre düşündüm.Siz de her şey beni buluyor diyorsanız yaşamı sorgulamadan önce bu kitabı okuyun derim.Pişmanlığı,merhameti ve saf sevgiyi bulacak. Yaşamanın en acı haliyle karşılaşacaksınız.
*Her gün yorgunluktan ölene kadar çalışınca başka şeyler için endişe edecek vaktiniz kalmıyor.
*Onunla savaş bununla mücadele et derken sonunda hayatından oluyorsun.
*Yavaş kanat çırpan kuş erken uçmaya başlamalı,derler. İşte o yavaş uçan kuştum,işleri bir türlü bitiremeyen.
*Artık öyle bir noktaya gelmiştik ki yaşamak ya da ölmek önemli değildi.
*Ne olursa olsun mantıklı düşünmek zorundasın.Ölüler hep dirilmek ister.Sense hala hayattasın ve mücadele ediyorsun,ölemezsin.Hayat sana anne ve babandan bir hediye.Eğer yaşamak istemiyorsan bunu önce onlara sormalısın.
*İnsan hayat boyu ne zorluklarla ve sıkıntılarla karşılaşırsa karşılaşsın ölüme yaklaşırken kendi teselli edecek bir şeyler buluyor.