Bir film düşünün ki, oyuncu kadrosundan senaryosuna, yapımcısından yönetmenine, repliklerinden müziklerine kadar izleyenlerin kalbini titretiyor. Edebi yanı çok ağır basan, hikayesiyle duygusu nakış nakış işlenmiş, 1997 yılında vizyona giren ‘Ağır Roman’ filminin unutulmaz repliklerini sizler için topladım.
-Kolyeni bende unutmuşsun, akşam gel al.
-Yangında düşürdüm sanıyordum.
-Yangın sayılır.
Savrulurken raconun kırmızı pelerini o zarif öfkeye;
Zaman ki sana hasta olmuş, incelikli haytasın.
Raksederken mahallenin maşallahı, eyvallahı
Güzelleş be oğlum, şimdilik ölümüne kadar hayattasın.
Zarlar düşeş gelseydi, belki de her şey başka türlü gerçekleşecekti.
On bin tılsımlı anın çarşafından ağır ağır geçirirken hayatını
Bilemezdi üç tekerlekli bisikletin karanlığa takla atacağını
-Bu kim?
-Bu mu? Bu Brütüs.
-Yakışıklı adammış doğrusu.
-Sahte delikanlı.
-Yani?
-Yanlış yapmış.
-Kime?
-Sezar’a. İmparator! Güzel bir abimizdi.
Habersiz kuşlar geçer, geceler zehir zıkkım.