İçi geçmiş iç-içe çiftler
Gözyaşı bulanıklığında bir berraklık
Burnumu çektiğim hıçkırıklar eşliğinde
Boyunlu kazağımın örgüleri var ya
Oyunlu kazığının övgüleri hani
Adını adımla saydığım çifter çifter
Pofpofladığım uçurtmanın alçaklığı seni…
(B)aşka dokunamıyorum şimdi (!)
İçi dışı çalkalanmış siluetler
Migren ağrılarında bir hafiflik
Yumruklarımı sıktığım anlar geldiğinde
Yanağından alınan makasın busesi olur ya
Saçlarından kısalan bir tutam makasın sesi hani
Çevirdiğin dolaplarımda sakladığım defter defter
Kırmadığım bardakların boş tarafı seni…
(B)aşka dokunamıyorum şimdi (!)
İçli terkmiş ruh-satsız dertler
Kara bulutların kasvetinde bir ferahlık
İyiliklerinle denize atlamak istediğinde
Kırmızı ceketimi taşıyan hicabım var ya
Cebinde gördüğün icabım hani
Yalnızlığın sadakasını verdiğim seve seve
Kazılmış kuyuların (d)eringeçliği seni…
(B)aşka dokunamıyorum şimdi (!)
‘Canımın içi’ dediğimiz hücresizler
Kalp krizi(ni) durduracak kadar fenalık
Soğuk ruhundaki sıcaklığı hissettiğinde
Çiğ taneleri birikmiş gözlerim var ya
Çığ taneleri bir ilkmiş özlemim hani
Yok ettiği(n)m duygulara sihirbazlığın hüner hüner
Alkışladığım beterliğin yeter(siz)liği seni…
(B)aşka dokunamıyorum şimdi (!)
Aşkla okunamıyorum şimdi (!)