Dudaklarımda bir ayrılık türküsü
Yastığa yorgana seni fısıldıyorum
Yatağım bir uçurum derince ve karanlık
Bilmezdim bu yüzünü, sen gidince tanıştık
Bir soru ki her gece düşüyorum koynuna
Bıkmadan, usanmadan
Düşüyorum boyuna
Yaşamak mı zor, sevmek mi
Yaşamak mı zor, sevmek mi
*
“Çoktan değişti her şey” dedi şarkı
Ben neden değişmedim
Ellerim kızılca kıyamet
Kanıyor, kanıyor, hayır kanatmıyorum
Ben de sarhoşum nihayet
Kollarımda rüzgârın, boğazımda yokluğun
Geçmiyor
Ama dayan
Birazcık daha dayan
Sana formüllerini getiriyorum
Kendini doğurmanın, mütebessim ölmenin
Gün yüzüne vurdu mu hayatın peşine düşmenin
Yıkılıp yıkılıp da yine de küsmemenin
İnancın, umudun, sevginin
Neredesin
Sevgilim, çocuğum, neredesin
İyice küçülüyor gövdem
İyice iyice bilmelisin
Öyle ki bir merdiven boşluğunda yaşam sürebilirim
Ellerini uzat yeniden
Yolumuzu kaybedelim
*
Ben seni görmezden evvel
Hani bakarken hani gülerken hani konuşurken de
İnerdim tenhalardan, insanların içine
Çünkü neyi saklamak istiyorsan
Ortalık yere bırakmalı
Apaçık, çırılçıplak
Kördür zira insanlar
-Yazık, çok yazık-
İnsanlar tutsak
Ömürler bozdurulur yaşamaktan korkarak
Ceplere koyulmadan saçılır da pul olur
*
Bu nasıl bir âlem ki
Çoğunun türküsü yok
Aşkı yok, yarası yok
Sevmeye yürek ister
Kül kalmaz da mangalda
Hangi gönüle meyletsen
Bir dirhem cesaret yok
Sabır yok, sadakat yok
Son moda ambalajlar
İçini dolduran yok
Bilmezler mi sevgilim
Kaç kilodur bir ceset
Çürüyecek çaresi yok
*
İnanmazdım bu söze başkasından duysaydım
Yeter ki bir daha de
Kandım yine kanarım, doya doya kanarım
“Karahindiba! Karahindiba!
Orada burada bitip durma
Evin yanımdır, döşeğin gövdem
Akıtacaksan bana akıt zehrini
Sefan da başım üstüne cefan da”
*
Uçardı söz, yalanmış
Kalırmış kulaklarda
Çalar eski bir şarkı durmadan bir plakta
Kıyı ne kadar uzak, sular ne kadar derin
İçim yanar durur da
Dışım ne kadar serin
Bu siste, uğultuda gemilerim kayboldu
Nerdesin, ben neredeyim
Yollar dönülmez oldu
Merve Arslan
31.03.2020
Ankara