İntikam cinayeti Kudüs’ü karıştırdı
Kudüs’te İsrailli Yahudi yerleşimciler tarafından kaçırıldıktan sonra ölü bulunan 17 yaşındaki Muhammed Hüseyin Ebu Hudayr’ın yakılarak öldürüldüğü belirlendi.
Filistinli genci yakarak öldürdükleri için o dönem büyük bir arbede çıkmıştı.
Arapça çevirisini yaptığım bu röportajda Filistinli gencin annesinin anlattıklarını siz değerli okurlarla da paylaşmak istedim:
Ramazan ayının dördüncü günüydü. Sahuru yaptıktan sonra namaza gideceğini söyleyerek evden çıktı. On dakika geçmeden kardeşimin oğlu gelip bana Muhammed’in nerede olduğunu sordu. Muhammed’in namaza gittiğini söyledim.
“Hayır hala, Muhammed orada değil” dedi.
Oğlumu telefonla aradım ama yanıt vermedi, onu kaybettiğimi hissettim. Hemen eşime polisi aramasını söyledim. Arayınca polisler anlamsız sorular sorarak oyalamaya başladılar. Oturduğum yerde kalakaldım. Bacaklarımın bağı çözülmüşçesine hareket ettiremiyordum. Daha sonra olayı duyan insanlar beni teselli etmek için gelmeye başladılar. Allah’a hamdolsun ki o bana sabır verdi ve kalkıp 2 rekat namaz kıldım. Sonra da oğlumu bulmamız için dua ettim. Yaklaşık 1 saat sonra cesedini yanmış bir şekilde bulduklarını söylediler. Bir annenin çocuğunu kaybetmesi o kadar zor bir durum ki… Şehit olmuş olsa da kaybettiği evladına üzülmeyen anne var mıdır? Oğlunun şehadetiyle teselli etseler de, annenin içindeki ateş sönmez. Anne büyütüp yetiştirdiği evladına üzülmez mi. Benim şu an çektiğim acıları yaşamayan hiçbir Filistinli anne yoktur? Oğlum ne ilk ne son şehittir, yaşadığımız acıyı tatmayan hiçbir Filistinli anne yoktur. Filistinli her evde esir veya şehit vardır. Filistin halkının tüm anneleri bu acıları yaşamaktadır. Üstelik genç kızlarımız da şehit oluyor. Filistin halkının hayatı hep bu şekilde ve biz Filistinli kadınlar türlü türlü acılar yaşamaktayız.
Geleceğiz annem..
Evladını geri getiremesek de bir gün bir evlat için işgalin son şehidi diyeceğiz inşallah..
Röportaji çevirdiğiniz ve paylaştığınız için minnetarım..