Sen; ey mertliğin beden bulmuş hali Fırat
Ülkenin karanlık tarihini aydınlatacaktın
Kalleş coğrafyalarda kardeşlik naraları attıracaktın
Çaldılar hayallerini soğuk bıçak darbeleriyle
Sen Fırat Hocam;
Tarihi hayatıyla yaşatan adam
Adınla yaşayan bir tarihsin artık.
Peki sana ne demeli güzeller güzeli muallime Şenay Aybüke Yalçın
Yirmi iki yaşında Batman’ın gördüğü en narin çiçek
Sesinle utandırırdın cehaleti
Her sözcüğün ayrı bir müzikti küçük yüreklerde
Kurşun notalarıyla çınladı kulakların, hüzünlü bir şarkı oldun
Sen Aybüke Hocam dinlemekten usanmadığımız bir şarkısın artık.
Merhaba Necmetin Hocam
Hani babana defalarca şehit olacağım demiştin
Düşüncelerinle korkuttun cahil güruhu
Yolunu kestiler yaktılar aracını
Ölü bedeninden dahi korktular, Pülümür’e bıraktılar acını
Pülümür deresi temizliğinden utandı da saklayamadı seni
Şimdi sınıfının minik avuçlarında açılan bir duasın
Yarım kalan nişanınla Pülümür’ün en acı günüsün
Sen Necmettin Hocam yüreklerde bitmeyecek bir düğünsün…
NOT: İlim yolunda şehit düşmüş öğretmenlerimiz başta olmak üzere;
Bu yolda her türlü zorluğa katlanarak kutlu görevlerini yerine getiren bütün öğretmenlerin gününü kutlarım.