Bazen şehir karanlığa gömülür, ışık böcekleri belirir etrafta. Kandil kandil aydınlanır sokaklar. Sonra Picasso çıkıverir elinde fırçayla; bir bahar o haneye, bir bahar da Ayşe teyzeye… Kirlenen gökyüzünü maviye boyar, doğayı da yeşile, deniz desen hepten berraklığa. Birçok gökdelen siler, birçokdan fazla da ağaç diker etrafa. Ayşe teyzenin torunu çoktan kurulmuş salıncakta. Picasso bu, durur mu hiç? En afillisinden havada da uçurtma! Süzülen kuşlar, yuvalarında bekleyen yavrular. Etraf çocuk kaynıyor; ip atlayanlar, top oynayanlar. Bir oğlan bir kızın saçını çekiyor. Bir kız bir oğlana gülüyor. Aşk daha yeni icat ediliyor. Renkli renkli kıyafetler, renkli renkli hayaller. Bir şehir bir nesil Picasso hayal ediyor.