Rüyaya Uyanmak

Soğuk bir ilkbahar sabahına uyandım. Sanki bu ben değildim, hareket ettim. Aynaya baktım, değişmiştim. Kafam yapmam gerekenlerle doluydu hep daha iyi hissederim sanmıştım. Neden yaptığımı bilmeden harekete geçtim. Kapıyı çekip çıktım. Kitlemem gerekiyor muydu? 

Ezbere hareket ediyordum. 2-3 dakika içinde bir otobüs geçmeli burdan ve ona binmeliyim. 

Gökyüzüne baktım uzun zamandır görmemiş olmam içimde bir burukluk oluşturdu. Özlemiştim. Soğuğa rağmen masmavi ve öyle canlıydı ki..

Otobüse bindim hep olmak istediğim bedendeydim. Böyle mi geçiyordu günleri? Ezbere…Hiç böyle hayal etmemiştim. Etrafımdaki insanları izlemeye başladım. Ne düşündüklerini bilmek istiyordum. Herkes benim gibi miydi? Sadece yapması gerektiği için bilmeden mi hareket ediyorlardı? 

Birkaç durak geçti nerede ineceğimi bilmiyordum. Ama inmem gerektiğinde inerdim. Yumuşacık, enerji dolu bir ses “Günaydın” dedi.

-Günaydın.

Afallamıştım nereye gittiğimi sordu. Bilmiyorum, dedim. Şaşkınlığını gidermek için “Benim için sıradan bir gün değil, uzun hikaye…”

Sessizliği bozmak için devam ettim. İçimde yapmam gerekenleri söyleyen biri var. Onu dinlemek zorundayım, dedim.

Kulağıma eğildi. İçimdekiyle konuşur gibiydi.

-“Ama bugün hafta sonu yani tatil.”

Hemen sonra ilk durakta indi. Peşinden indim. 

Yürürken etrafındaki canlı cansız her şeye bir göz atıyor. Arada gökyüzüne bakmayı ihmal etmiyordu.

Bugün gökyüzü çok güzel, dedim.

Çoğunlukla öyle olduğunu sadece çok sık bakmadığımızı söyledi. Ve konuşmaya devam etti.

-“Etrafımda sırf yapmış olmak için yapılmış bir sürü iş ve neden yaptığını bilmeden yapan bir dolu insan var.”

Karşı çıkıp ben onlardan değilim farklı bir durumdayım diyecektim. Vazgeçtim.

-“Ben de öyleyim, öyleydim. Ama geçirdiğim zamanı anlamlandırmaya çalışıyorum artık. Etrafımda her gün bir sürü olay oluyor. Gece yattığımda kafamda yerlerine koyamadığım sürü düşünce. Doğru gitmeyen bir şeyler olduğunun farkındaydım uzun zamandır. Yok saymak hep daha kolay gelir bilirsin. Hep başka bir şeyle uğraştım bunu yok sayabilmek için. 

Uyu, uyan, sorumluluklarını yerine getir, zaman öldür ve uyu.Eksik olan bir şey vardı.

Kendim…

Zaman gelip geçiyordu. Ve hep aynıydım kendimi yok sayarak ilerliyordum. Bir şeylerin değişmesini bekleyerek…

Ama bilmelisin ki bir şeyi istemen yetmiyor, gidip alman gerekiyor.

Artık en ufak bir işi bile özenle ve bilinçli bir şekilde yapıyorum. Ve ne yaparsam yapayım ‘o anda kalmaya’ çalışıyorum.

Zihnimin başka yerlere, başka insanların yanına kaçmasına izin vermiyorum.

Eskisi kadar yakınmıyorum. O durumu en iyi hale getirmeye çalışıyorum.”

Sustu daha fazla konuşmak istemediğini fark ettim. Devam etmesini istiyordum.

Sert bir rüzgar esti. Gece aralık bırakılan pencere çarptı.

Uyandım ben bir kırık vazoyum hala kırık parçam orda duruyor uzanamıyorum. Her şey bir rüya mıydı? Daha anlatacak çok şeyi vardı. Tekrar uyusam onu görür müyüm? 

Sanırım hayatımı yazmaya devam etmeliyim.

NO COMMENTS

LEAVE A REPLY

Bir yorum girin
Adınız

Exit mobile version